Azınlık Eğitimi Statüsü ve Karma Fakülte

Batı Trakya

Azınlık eğitiminin en önemli özelliği ‘özerk’ ve ‘özel’ olmasıdır. Azınlık eğitimimdeki özerklik, başta Lozan antlaşması olmak üzere, Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan anlaşma ve protokollerden ve ülkemiz Yunanistan’ın çıkardığı yasalardan kaynaklanmaktadır.

Azınlık eğitimi, ülkedeki örgün eğitim sisteminden farklıdır. Özelliğinden ötürü de farklı olmak zorundadır. Batı Trakya Türklerinin kendi kültürünü koruyabilmesi için de bir numaralı şart azınlık eğitiminin sağlıklı bir şekilde yaşamasıdır. Eğitim sistemi çürük olan bir toplum bir sure sonra sahip olduğu özelliklerini de yitirmeye başlar.

En önemli sorun olan azınlık eğitimi ne zaman sorun olmaya başladı? Belki bu sorunun kaynağı çok eskiye dayanıyor. Ama ne zaman ki devlet azınlık eğitiminin özerk yapısıyla oynamaya başladı o zaman sorun büyümeye başladı. Görülüyor ki, devlet aynı yanlışta diretmeye devam ediyor. Bunun en önemli göstergesi SÖPA’nın yerini alacak eğitim fakültesinin ‘karma’ olma fikri veya ‘empoze’ etme çabalarıdır.

Evet, ne yazık ki Eğitim Bakanlığı, yani devlet Selanik Özel Pedagoji Akademisi’nin (SÖPA) yerini alacak öğretmen okulunun sadece azınlık öğrencilerine değil, herkese açık olmasını istiyor. Sadece istemekle de yetinmiyor, bunu empoze etmeye, kabullendirmeye çalışıyor. Buna azınlık içinden insanların da alet olması gerçekten üzücüdür.

Azınlık eğitiminin özerkliğine en büyük darbe şüphesiz ki SÖPA’nın kuruluşu ve azınlığa rağmen 42 yıl çalıştırılmasıdır. 1968 yılında Cunta yönetimi tarafından kurulan SÖPA azınlık eğitimi için bir milattır. Kapatılması da milat olduğu gibi. Devamında azınlık okullarındaki encümen heyetlerinin yetkileri ellerinden alındı. O zamana kadar okuluna Türkçe öğretmenini alma yetkisine sahip olan encümenler, bu noktadan sonra okulların muhasebecisi durumuna düşürüldüler. Ve azınlık eğitiminin özerkliğinin köküne kibrit suyu döken 1977’de çıkartılan yasa.

1980’ler ve takip eden yıllar da azınlık eğitiminin kan kaybettiği yıllar oldu. Sürekli azaltılan Türkçe ders saatleri, kitap sorunu, araç – gereç sorunu, öğretmenlerin eğitim seviyesi, vesaire derken geldik bugünlere.

Türkiye Öğretmen Okulları mezunu öğretmenlerin önüne set çekmek amacıyla azınlığa sormadan, azınlığın taleplerini dikkate almadan kurulan SÖPA, Türkiye mezunu son öğretmen de devlet tarafından mezun edildikten sonra SÖPA’nın da kapatılmasına karar verilmiştir.

Batı Trakya Türkü SÖPA’nın kapatılmasını istiyordu. Ancak onun yerini üniversite düzeyinde dört yıllık çağdaş bir eğitim fakültesinia açılmasını istiyordu. Azınlığın talebi buydu. Bu talep yeni de değil, yıllar yılı hep bu savunuldu, hep bu talep dile getirildi.

Ancak öyle anlaşılıyor ki, devlet bu konuda kararını almış. Herşey bunu gösteriyor. Sadece azınlık öğrencilerinin gideceği ve mezun olduktan sonra da Türkçe öğretmeni olarak azınlık okullarına tayin edilecek bir sistemin ‘anayasaya aykırı’ olacağı iddiası bakanlık yetkilileri tarafından ve bazı akademisyenler tarafından ortaya atıldı.

Yani ‘sadece azınlık öğrencilerinin gideceği bir okul olmaz, karma okul olacak’ görüşü, hatta planı ortaya çıktı. Anayasaya aykırılık bahanesini ortaya atanlara her şeyden önce uluslararası bir anlaşma olan Lozan antlaşmasını hatırlatmak isterim. Uluslararası anlaşmaların da ülke yasalarının üzerinde olduğunu bilmeyen yoktur diye düşünüyorum.

Karma öğretmen okulu, azınlık eğitiminin statüsüne, özerkliğine AYKIRIDIR. Böyle bir öneriyle azınlığa gelen yönetim, bu işi yokuşa sürüklüyor görüntüsünden kurtulamaz. Batı Trakya Türk azınlığının en önemli hakkı, en önemli kazanımı ve kültürünü, kimliğini ve değerlerini koruyabilmesi en önemli unsurdur.

Karma eğitim fakültesi, azınlık eğitiminin statüsünü sulandıracak bir olaydır. Azınlığa sormadan, azınlık istemeden açılan SÖPA ne kadar büyük bir yanlış ise (ki bu yanlışı sadece azınlık değil artık devlet yetkilileri bile kabul ediyor) azınlık okullarına Türkçe öğretmeni yetiştirmek amacıyla açılacak öğretmen okulunun ‘karma’ olması da en azından o kadar yanlıştır.

Azınlığın talebini bir kez daha belirterek yazıma son veriyorum: SÖPA kapatılmalı, onun yerine Türkiye ile Yunanistan arasında işbirliği yapılarak üniversite düzeyinde eğitim verecek ve azınlık öğrencilerinin eğitim göreceği dört yıllık bir fakülte istemektedir.
Sizce çok şey mi istiyor?

 

Ozan Ahmetoğlu, Gündem Gazetesi

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ